Dante Alighieri - İlâhi Komedya Dante Alighieri - İlâhi Komedya Dante, “öteki dünyaya” yaptığı düşsel geziyi destanlaştıran İlahi Komedya’yı 1307 - 1321 yılları arasında kaleme aldı. Dil olarak Latince yerine Toscana lehçesini kullanarak, İtalyan dilinin ilk ve en uzun soluklu şiirini yazdı. Cehennem, Araf, Cennet ana başlıklarını taşıyan üç bölüme (cantica) ayrılan şiirin toplam dize sayısı 14 233’dir. Üçlüklerden (terzina) oluşan şiirin tümü, ilk kez Dante’nin kullandığı terza rima (aba, bcb, cdc örneğinde olduğu gibi, ikinci dizenin son sözcüğünün son harfine, bir sonraki üçlüğün birinci ve üçüncü dizelerinin sonunda yer vermeye dayanan uyak) düzeninde yazılmıştır. Dizeler on bir hecelidir. Her bölümde 33 kanto (canto = destan bölümü) yer alır. Cehennem’deki giriş kantosuyla birlikte kanto sayısı 100’e ulaşır. Yazar yapıtına Comedia (o dönemde bu sözcük tek ‘m’ ile yazılıyordu) adını vermiştir. Çünkü Cehennem bölümünün ürkütücü ortamına karşılık, şiir, komedilerde olduğu gibi mutlu sonla sonuçlanır; üstelik herkesin anladığı bir dille (İtalyanca) yazılmıştır. İlk kez Boccaccio’nun eklediği Divina (İlahi) sıfatı 1555 yılında Venedik’te Ludovico Dolce’nin yaptığı baskıda kitabın kapağında da yer alınca, o tarihten sonra yapıtın adı Divina commedia (İlahi Komedya) olarak benimsenmiştir.

Kitabın bölümleri ve bu bölümlerde geçen olaylar şöyledir:

CEHENNEM
Dante Alighieri - Araf Dante Alighieri - Araf
Birinci kanto: 7 Nisan 1300 Perşembe’yi kutsal Cuma’ya bağlayan gece. Dante’nin karanlık bir ormanda yolunu şaşırması. Dante’nin üç hayvanla karşılaşması. Vergilius’un ortaya çıkması. Öteki dünyaya yolculuğun başlaması.

İkinci kanto: 8 Nisan 1300, akşamüstü. Dante’nin korkuya kapılması. Vergilius’un Dante’nin korkusunu gidermesi. Beatrice’nin Limbus’a inmesi. Dante’nin yüreğini korkusuzluğun kaplaması.

Üçüncü kanto : 8 Nisan 1300 akşamı. Cehennem’in girişi. Acılar kentinin kapısındaki yazı. Kötülük de, iyilik de yapmadan yaşamış olanların ruhlarını sokan at sinekleri. Akheron ırmağı. Ruhları karşı kıyıya geçiren kayıkçı Kharon. Deprem. Dante’nin bayılması.

Dördüncü kanto: 8 Nisan 1300 akşamı. Cehennem’in ilk dairesi: Limbus. Erdemli ama vaftiz olmamış ruhlar. Dante’nin kendine gelmesi. İsa’nın Cehennem’e inişi. Eski ozanlar, ünlü kişiler. Değerli kişileri konuk eden şato.

Beşinci kanto: 8 Nisan 1300 akşamı. Cehennem’in ikinci dairesi. Şehvet düşkünleri. Minos’un sözleri. Rüzgâr. Vergilius, Dante’ye Semiramis, Dido, Kleopatra gibi ünlü kişileri tanıtır. Dante’nin Francesca da Rimini ile karşılaşması. Dante bayılır.

Altıncı kanto: 8 Nisan 1300 akşamı. Cehennem’in üçüncü dairesi. Dondurucu bir yağmur altında, çamurlar içinde yatan oburlar. Kerberos. Ciacco. Floransa’nın geleceğine ilişkin öngörüler. Kıyamet günü.

Yedinci kanto: 9 Nisan 1300 sabahı. Cehennem’in dördüncü dairesi. Cimriler, savurganlar, öfkeliler. Vergilius’un Pluton’u sindirmesi. Çarpışan ruhlar. Talih’in işlevi. Styx bataklığına bulanmış ruhlar. Beşinci daireye iniş.

Sekizinci kanto: 9 Nisan 1300 sabahı. Cehennem’in beşinci dairesi. Öfkeye yenik düşenler. Kulenin ışıkları. Styx’ten geçiş. Filippo Argenti. Dite kenti. İblislerin engellemesi.

Dokuzuncu kanto: 9 Nisan 1300 sabahı. Dite kentinin önü. Sapkınlar. Dante’nin korkuya kapılması. Üç cehennem cadısı. Göklerden gönderilen ulak. Kapının açılması. Sapkınların mezarları.

Onuncu kanto: 9 Nisan 1300 sabahı. Cehennem’in altıncı dairesi. Sapkınlar. Epikuros’un yolunu izleyenlerin mezarları. Farinata. Cavalcanti. Geleceği bilen ruhlar. Dante’nin sağ olanlarla ilgili olarak verdiği bilgi.

On birinci kanto: 9 Nisan 1300 sabahı. Cehennem’in altıncı dairesi. Sapkınlar. İğrenç kokular. Papa Anastasio’nun mezarı. Vergilius Dante’ye, Aristoteles’in görüşüne uygun olarak Cehennem’in yapısını anlatır.

On ikinci kanto: 9 Nisan 1300 sabahı. Cehennem’in yedinci dairesi. Birinci bölme. Saldırganlar. Başkalarına şiddet uygulayanların haşlandıkları kan ırmağı. Minotauros’un öfkesi. Kentaur’lar. Kheiron’la karşılaşma.

On üçüncü kanto: 9 Nisan 1300 sabahı. Cehennem’in yedinci dairesi. İkinci bölme. Saldırganlar. Kendilerine şiddet uygulayarak canlarına kıyanlar. Ağaca dönüşmüş ruhlar. Pier della Vigna. Savurganlar. Floransa’nın yazgısı.

On dördüncü kanto: 9 Nisan 1300 sabahı. Cehennem’in yedinci dairesi. Üçüncü bölme. Saldırganlar. Ateş yağmuru altında kumda yatan, Tanrı’yı küçümseyenler. Kapaneus. Cehennem ırmaklarının kökeni. Giritli yaşlı.

On beşinci kanto: 9 Nisan 1300 sabahı. Cehennem’in yedinci dairesi. Üçüncü bölme. Saldırganlar. Ateş yağmuru altında koşan cinsel sapkınlar. Brunetto Latini. Floransa ve Dante’nin yazgısı. Ünlü din adamları.

On altıncı kanto: 9 Nisan 1300 sabahı. Cehennem’in yedinci dairesi. Üçüncü bölme. Cinsel sapkınlar. Üç Floransalı arasında söyleşi. Floransa'nın yozlaşması. Dante’nin beline doladığı ip. Geryon’un gelişi.

On yedinci kanto: 9 Nisan 1300 sabahı. Cehennem’in yedinci dairesi. Üçüncü bölme. Ateş yağmuru altında oturan tefeciler. Hile ve dalavere simgesi Geryon. Dante’nin tefecilerle konuşması. Geryon'un sırtında aşağıya iniş.

On sekizinci kanto: 9 Nisan 1300 sabahı. Cehennem’in sekizinci dairesi. Birinci ve ikinci hendekler. Kamçılanarak ters yönlerde koşuşan kadın tellalları ve çapkınlar. Boka gömülü dalkavuklar. Iason. Thais.

Ondokuzuncu kanto: 9 Nisan 1300 sabahı. Cehennem'in sekizinci dairesi. Üçüncü hendek. Baş aşağı çukura gömülü din sömürücüleri. Papa Niccolo III. Papaların yanlışları. Vergilius Dante’yi kemerin tepesine götürür.

Yirminci kanto: 9 Nisan 1300 sabahı. Cehennem’in sekizinci dairesi. Dördüncü hendek. Büyücüler ve biliciler. Amphiaraos. Teiresias. Mantova kentinin kuruluşu.

Yirmi birinci kanto: 9 Nisan 1300 sabahı. Cehennem’in sekizinci dairesi. Beşinci hendek. Hileciler. Kaynar zift. Zebaniler. Vergilius’un Malacoda’ya yanıtı. Dante’nin korkuya kapılması.

Yirmi ikinci kanto: 9 Nisan 1300 sabahı. Cehennem’in sekizinci dairesi. Beşinci hendek. Rüşvet yiyenler. Zebanilerle yolculuk. Ciampolo. Keşiş Gomita. Oyuna gelen zebaniler.

Yirmi üçüncü kanto: 9 Nisan 1300 sabahı. Cehennem’in sekizinci dairesi. Altıncı hendek. Hileciler, ikiyüzlüler. Vergilius ile Dante’nin Malabranche’lerden kaçışı. Yakaran cüppeliler. Neşeli keşişler. Kaifas’ın çilesi.

Yirmi dördüncü kanto: 9 Nisan 1300 sabahı. Cehennem’in sekizinci dairesi. Yedinci hendek. Hileciler, hırsızlar. Yılanların soktuğu insanlar. Kül olup yeniden insana dönüşme. Vanni Fucci. Floransa’nın geleceğine ilişkin bilgiler.

Yirmi beşinci kanto: 9 Nisan 1300 öğle. Cehennem’in sekizinci dairesi. Yedinci hendek. Hileciler, hırsızlar. Yılana dönüşmüş hırsızlar. Vanni Fucci’nin cezalandırılması. Uç başlı dev Cacus. Floransalı hırsızların değişimi.

Yirmi altıncı kanto: 9 Nisan 1300 öğle. Cehennem’in sekizinci dairesi. Sekizinci hendek. Hileciler. Floransa’ya yergi. Alevler içinde ruhlar. Ulikses’le karşılaşma. Ulikses son gezisini ve nasıl öldüğünü anlatır.

Yirmi yedinci kanto: 9 Nisan 1300 öğle. Cehennem’in sekizinci dairesi. Sekizinci hendek. Hileciler. Guido da Montefeltro. Romagna’nın durumu. Montefeltro’nun keşişlere katılması. Ferisilerin önderi. Minos’un kararı.

Yirmi sekizinci kanto: 9 Nisan 1300 öğle. Cehennem’in sekizinci dairesi. Dokuzuncu hendek. Bölücüler. Dokuzuncu hendeğin görünümü. Muhammed. Ali. Pier da Medicina. Curio. Bertrand de Born.

Yirmi dokuzuncu kanto: 9 Nisan 1300. Cehennem’in sekizinci dairesi. Onuncu hendek. Simyacı kalpazanlar. Vergilius’un uyarısı. Onuncu hendeğin görünümü. Simyacıların çarpıldıkları cezalar. Arezzo’lu Griffolino. Siena’lı Alberto.

Otuzuncu kanto: 9 Nisan 1300 öğleden sonra. Cehennem’in sekizinci dairesi. Onuncu hendek. Hileciler. Gianni Schicchi. Myrrha. Adamo usta. Yusuf’u suçlayan kadın. Yunan Sinon. Vergilius’un uyarısı.

Otuz birinci kanto: 9 Nisan 1300 öğleden sonra. Cehennem’in sekizinci dairesi. Onuncu hendek. Kuyuya gömülü devler. Nemrud. Ephialtes. Briareus. Antheus’un Vergilius ile Dante’yi dibe indirmesi.

Otuz ikinci kanto: 9 Nisan 1300 ikindi vakti. Cehennem’in dokuzuncu dairesi. Hainler. Kaina (Birinci bölüm). Antenora (İkinci bölüm). Mangano kontları. Bocca. Ganellone.

Otuz üçüncü kanto: 9 Nisan 1300 akşamı. Cehennem’in dokuzuncu dairesi. Vatanlarına ve konuklarına ihanet edenler. Ugolino kendisinin ve çocuklarının ölümünü anlatır. Pisa’ya ilenme. Keşiş Alberigo. Brança d’Oria. Ceneviz’e ilenme.

Otuz dördüncü kanto: 9 Nisan 1300 akşamı. Cehennem’in dokuzuncu dairesi.Kendilerine iyilik yapanlara, yaratıcısına ihanet edenler. Lucifer. İskaryot Yahuda, Brutus, Cassius. Vergilius, Lucifer’in gökyüzünden düşmesini ve Cehennem’in oluşumunu anlatır. Vergilius ile Dante yukarıya çıkıp yıldızları görürler.

ARAF:
Dante Alighieri - Araf
Dante Alighieri - Araf
Dante Alighieri - Araf
Birinci kanto: 10 Nisan 1300 Paskalya sabahı (Pazar günü) gün ağarırken. Dante’nin esin perilerinden isteği. Dört yıldız. Araf’ın bekçisi Cato. Issız kıyıya varış.

İkinci kanto: 10 Nisan 1300 Paskalya sabahı. Güneşin yükselişi. Kayıkçı meleğin gelişi. Ruhlarla karşılaşma. Casella’nın şarkısı. Cato’nun gelmesi. Kaçış.

Üçüncü kanto: 10 Nisan 1300 Paskalya sabahı. Araf’ın eteğine varış. Dante’nin korkusu. Vergilius’un açıklamaları. Ruhlarla karşılaşma. Manfredi.

Dördüncü kanto: 10 Nisan 1300 öğleye doğru. Araf’a tırmanış. Vergilius’un yıldızlarla ilgili açıklaması. Araf dağının yapısı. Belacqua ve başka ruhlar.

Beşinci kanto: 10 Nisan 1300 öğleden sonra. Savaşta ölenlerin, cinayete kurban gidenlerin ruhları. Jacopo del Cassero ile konuşma. Bonconte da Montefeltro. Pia.

Altıncı kanto: 10 Nisan 1300 öğleden sonra. Duaların önemi. Saz şairi Sordello. İtalya’ya, papaya, Floransa’ya yönelik eleştiriler.

Yedinci kanto: 10 Nisan 1300 ikindi vakti. Vergilius ile Sordello arasında söyleşi. Araf’a çıkışın koşulları. Çiçekli vadi. Krallar.

Sekizinci kanto: 10 Nisan 1300 akşamüstü. Gökten inen iki melek. Nino Visconti. Uç yıldız. Yılanın kaçışı. Currado Malaspina.

Dokuzuncu kanto: 10 Nisan 1300 akşamı. Dante uyuyup düş görür. Dante Araf’ın kapısının önünde uyanır. Araf’ın kapısının açılışı.

Onuncu kanto: 11 Nisan 1300 sabahı. Araf’a tırmanış. Mermere işlenmiş kabartmalar: Meryem, Davut, Traianus. Kendini beğenmeye eleştiri.

On birinci kanto: 11 Nisan 1300 öğleye doğru. İlahi söyleyen ruhlar. Omberto Aldobrandesco. Oderisi. Provenzan Salvani.

On ikinci kanto: 11 Nisan 1300 öğleye doğru. Yontularla kaplı yol. Kurumlu kişilerin yontuları. Günah izlerini silen melek. Merdivenden çıkış.

On üçüncü kanto: 11 Nisan 1300 öğle. Güneşe yakarı. İmrenme günahı işleyen ruhlar. Siena’lı Sapia. Dante’nin itirafları.

On dördüncü kanto: 11 Nisan 1300 öğleden sonra. Guido del Duca. Rinieri da Calboli. Arno vadisinde yaşanan yozlaşma. Vergilius’un uyarısı.

On beşinci kanto: 11 Nisan 1300 ikindi vakti. Yukarıdan gönderilen elçi. Vergilius’un yeryüzü ve gökyüzü nimetlerinin paylaşımına ilişkin açıklaması. Meryem. Pisistratus. Ermiş Stefano.

On altıncı kanto: 11 Nisan 1300 ikindi vakti. Dumanlar içinde gidiş. Lombardiya’lı Marco. Özgür istencin açıklanması. Yozlaşmanın nedeni.

On yedinci kanto: 11 Nisan 1300 akşamı. Öfke yüzünden cezalandırılanlar. Vergilius’un sevgi kuramını açıklaması. Üç tür sevgi.

On sekizinci kanto: 11 Nisan 1300 akşamı. Vergilius sevginin özelliğini açıklıyor. Umursamazlıkları yüzünden cezalandırılanlar. Dante’nin uyuması, düşüncelerinin düşe dönüşmesi.

On dokuzuncu kanto: 12 Nisan 1300 gün ağarırken. Dante’nin düşünde gördüğü deniz kızı. Yardımcı melek. Beşinci dairenin ruhları. Papa Adriano V ile konuşma.

Yirminci kanto: 12 Nisan 1300 sabahı. Cimriler ve eli açıklar. Hugues Capet. Cezalandırılan cimrilik örnekleri. Deprem. İlahi söyleyen ruhlar.

Yirmi birinci kanto: 12 Nisan 1300 kuşluk vakti. Statius’un dedikleri. Depremin nedeni, Araf’ın özellikleri. Statius’un Vergilius’u tanıması.

Yirmi ikinci kanto: 12 Nisan 1300 kuşluk vakti. Statius’un öyküsü. Statius’un gizlice Hıristiyan oluşu. Ozanlar, ünlü kadınlar. Dalları meyve yüklü ağaç.

Yirmi üçüncü kanto: 12 Nisan 1300 öğle. İlahi söyleyen ruhlar. Forese Donati. Dante ile Forese’nin ortak anıları.

Yirmi dördüncü kanto: 12 Nisan 1300 öğle. Lucca’lı Bonaginta. Şiirde yeni biçem. Corso Donati’nin ölümü. Dalları meyve yüklü ikinci ağaç. Melek.

Yirmi beşinci kanto: 12 Nisan 1300 öğle. Statius’un insan vücudu konusunda açıklamaları. Ruhun bedene girişi. Ruhun bedenden ayrılması. Alevlerin içinde yürüyen ruhlar.

Yirmi altıncı kanto: 12 Nisan 1300 öğleden sonra. Şehvet düşkünlerinin ruhları. Bologna’lı şair Guido Guinizelli. Saz şairi Arnaut Daniel ile karşılaşma.

Yirmi yedinci kanto: 12 Nisan 1300 gece. Tanrı’nın güleç meleği. Dante’nin alevlerden korkması. Dante’nin ateşten geçişi. Dante uyur, düş görür. Lia ile Rachele. Ertesi sabah merdivenden çıkış. Vergilius’un sözleri.

Yirmi sekizinci kanto: 13 Nisan 1300 sabah. Kutsal orman. Lethe ırmağı. Güzel kadın. Güzel kadının suları, rüzgârı açıklaması. Altın çağı öven ozanlar.

Yirmi dokuzuncu kanto: 13 Nisan 1300 sabah. Irmak boyunca yürüyüş. Ormanı yaran ışık. Esin perilerine yakarış. Yedi şamdan, yirmi dört yaşlı kişi, kanatlı hayvanlar. Zafer arabası.

Otuzuncu kanto: 13 Nisan 1300 sabah. Beatrice’nin zafer arabasıyla gelişi. Vergilius’un yok oluşu. Beatrice’nin Dante’ye yönelttiği eleştiriler.

Otuz birinci kanto: 13 Nisan 1300 sabah. Dante’nin itirafı. Beatrice’nin suçlamaları. Dante bayılır. Dante Lethe ırmağının suyundan içer. Dans eden dört güzel.

Otuz ikinci kanto: 13 Nisan 1300 kuşluk vakti. Dante’nin gözlerinin kamaşması. Ağacın yanında duraklama. Dante’nin uyanışı. Dante’nin yeryüzündeki işlevi. Kartal, tilki, ejderha. Kutsal arabanın değişime uğraması. Arsız orospu.

Otuz üçüncü kanto: 13 Nisan 1300 öğle. Beatrice’nin uyarısı. Karanlık sözler. Matelda, Statius ile Dante’yi Eunoe ırmağına götürür. Dante yıldızlara çıkmaya hazırdır.

CENNET:
Dante Alighieri - Cennet
Dante Alighieri - Cennet

Birinci kanto: 14 Nisan 1300 sabahı, Paskalya Perşembesi. Dante’nin Beatrice ile gökyüzüne yükselmesi. Dante’nin Apollon’dan güç istemesi. Gökyüzündeki yuvarların, seslerin özellikleri. Beatrice’nin açıklamaları.

İkinci kanto: Göğün ilk katı (Ay). Ayın yapısına giriş. Ay lekeleri ve etkileri. Dante’nin yanılması. Beatrice’nin açıklamaları.

Üçüncü kanto: Göğün ilk katı. Sözlerini yerine getirmeyen ruhlar. Aynadan yansıyan yüzler. Kutluluğun derecesi var mıdır? Piccarda Donati. Kraliçe Costanza.

Dördüncü kanto: Göğün ilk katı. Dante’nin iki kuşkusu. Beatrice Platon’un ruhların gökyüzüne dönüşüne ilişkin görüşünü açıklıyor. İstencin önemi. Dante’nin yeni kuşkusu.

Beşinci kanto: Göğün ilk katı. İnsanla Tanrı arasında sözleşme. Yukarıya doğru çıkış. Göğün ikinci katı (Merkür). Şan uğruna iyilik yapmış olanlar. Gezegenin ve kutluların ışıması.

Altıncı kanto: Göğün ikinci katı. İmparator Iustinianus. Aineias’tan Şarlman’a dek Roma kartalının tarihi. Guelf’lerle Ghibellin’lerin imparatorluğa verdikleri zarar. Romieu’ye övgü.

Yedinci kanto: Göğün ikinci katı. Beatrice, Dante’nin İsa’nın ölümüyle alınan öç konusundaki kuşkularını gideriyor. Tanrı’nın oğlunun ete kemiğe bürünmesinin gerekçesini ve ölümden sonra dirilişi anlatıyor.

Sekizinci kanto: Göğün üçüncü katı (Venüs). Sevgiye bağımlı ruhlar. Tanrı sevgisi. Charles Martel. Kötü yöneticiler. Oğulun babaya benzememesi.

Dokuzuncu kanto: Göğün üçüncü katı. Charles Martel’in söyledikleri. Cunizza da Romano’nun öngörüsü. Marsilyalı saz şairi Folquet. Rahab. Papaların eleştirilmesi.

Onuncu kanto: Göğün üçüncü katı. Dünyanın kusursuz yapısı. Göğün dördüncü katı (Güneş). Bilgeliğe öncelik tanıyan ruhlar. Aquino’lu Tommaso’nun ilk çemberde yer alan on bir bilgeyi (din bilginleri ile felsefeciler) tanıtması.

On birinci kanto: Göğün dördüncü katı. Ölümlülerin anlamsız tasalan. Gökyüzü mutluluğu. Aquino’lu Tommaso’nun Assisi’li Francesco’yu övmesi, Dominiken tarikatının yozlaşmasını eleştirmesi.

On ikinci kanto: Göğün dördüncü katı. İkinci çemberdeki kutluların şarkıları. Ermiş Bonaventura ermiş Domenico’yu övüyor, Fransisken tarikatının yozlaşmasını yeriyor. İkinci çemberdeki on bir bilge tanıtılıyor.

On üçüncü kanto: Göğün dördüncü katı. Cennetliklerin şarkıları, çifte raksları. Aquino’lu Tommaso Dante’ye Adem, İsa ve Süleyman peygamber konusunda bilgi veriyor. Ruhların niçin eşit yaratılmadıkları açıklanıyor.

On dördüncü kanto: Göğün dördüncü katı. Dante’nin öldükten sonra dirilme konusunda kuşkularını Süleyman peygamberin gidermesi. Üçüncü bir çemberin görünmesi. Göğün beşinci katı (Mars). İnanç uğruna çarpışmış ruhlar. Ruhların oluşturduğu haçın ortasından İsa ışıklar saçar. Beatrice’nin güzelliğinin artması.

On beşinci kanto: Göğün beşinci katı. Ruhların suskunluğu. Dante’nin büyük dedesinin dedesi Cacciaguida’nın verdiği bilgiler. Eski Floransa’ya övgü.

On altıncı kanto: Göğün beşinci katı. Dante’nin atasına sorduğu sorular. Cacciaguida’nın yanıtları. Floransa’da halkın karışımı, ünlü ailelerin yok olması.

On yedinci kanto: Göğün beşinci katı. Dante’nin kendi geleceğine ilişkin tasaları. Cacciaguida’nın Dante’nin sürgün edileceğini haber vermesi. Cacciaguida’nın öğüdü: gördüklerini olduğu gibi anlat.

On sekizinci kanto: Göğün beşinci katı. Beatrice’ye vuran mutluluk. Yahudi kahramanlar, Haçlı Seferlerine katılanlar, destan kahramanları. Göğün altıncı katı (Jüpiter). İnançlı ve dürüst ruhlar. Harfler oluşturan ruhlar. M harfinin zambağa dönüşmesi. Papaların cimriliği.

On dokuzuncu kanto: Göğün altıncı katı. Kartal’ın anlattıkları. Dante’nin Tanrı’nın adaleti konusundaki kuşkularının giderilmesi. Avrupa’nın yozlaşmış kralları.

Yirminci kanto: Göğün altıncı katı. Ruhların söylediği şarkılar. Kartalın gözü. Cennet’te iki pagan: Ripheus ile Traianus.

Yirmi birinci kanto: Göğün yedinci katı (Satürn). Beatrice gülmez, ruhlar şarkı söylemez, ışıma ölümlülerin dayanamayacağı düzeye çıkar. Üst katlara çıkan merdiven. Pietro Damiano. Din adamlarına eleştiri. Duyulmadık bir çığlık.

Yirmi ikinci kanto: Göğün yedinci katı. Dante’nin şaşkınlığını Beatrice yatıştırır. Ermiş Benedetto’nun anlattıkları. Manastırların yozlaşması. Göğün sekizinci katı (dönmeyen yıldızlar). Dante’nin de burcu İkizler. Gezegenlere, yeryüzüne bakış.

Yirmi üçüncü kanto: 14 Nisan 1300 öğle, Paskalya Perşembesi. Göğün sekizinci katı. Beatrice’nin bekleyişi. İsa ile Meryem’in kutlular arasına inişi. Beatrice’nin gülümsemesi. Petrus’un görünmesi.

Yirmi dördüncü kanto: Göğün sekizinci katı. Beatrice’nin Dante için havarilere dua etmesi. Gökleri kaplayan sevinç. Petrus’un Dante’yi inanç konusunda sınaması. Dante’nin doğru yanıt vermesi.

Yirmi beşinci kanto: Göğün sekizinci katı. Floransa özlemi. Dante’nin şiir tacı giyeceğine inancı. Dante’nin umut konusunda sınavdan geçmesi. Yuhanna’nın görünmesi. Dante’nin gözlerinin kamaşması.

Yirmi altıncı kanto: Göğün sekizinci katı. Ermiş Yuhanna Dante’yi sevgi konusunda sınavdan geçiriyor. Dante’nın görme yetisi geri geliyor. Adem’in yaratılışla, ilk insanların konuştukları dille ilgili açıklamaları.

Yirmi yedinci kanto: Göğünde sekizinci katı. Dante’nin esrikliği. Petrus’un papa Bonifazio’ya yönelttiği eleştiriler. Dante’nin dönmesi ve daha yukarıya çıkışı. Göğün dokuzuncu katı (İlk Devindirici). Tanrı ile meleklerin bölümü. Beatrice, İlk Devindirici’yi açıklar. İnsanlığın yozlaşmasına eleştiri.

Yirmi sekizinci kanto: Göğün dokuzuncu katı. Çevresinde dokuz çember bulunan bir ışıklı noktanın görünmesi. Beatrice’nin çemberlerle gök katları arasındaki ilişkiyi açıklaması. Meleklerin sınıflandırılması.

Yirmi dokuzuncu kanto: 14 Nisan 1300 öğleden sonra, Paskalya Perşembesi. Göğün dokuzuncu katı. Beatrice meleklerin yaratılışını anlatır. Başkaldıran melekler, Tanrı’ya bağlı melekler. Din öğretimi konusundaki yanlışlar. Meleklerin sayısı. Tanrı’nın büyüklüğü.

Otuzuncu kanto: Göğün onuncu katı (arşıâlâ). Kutlular ve melekler. Meleklerin görünmez oluşu, Beatrice’nin daha güzelleşmesi. Işık seli. Kutsal gül. Henri VII'’nin yeri.

Otuz birinci kanto: Göğün onuncu katı. Beyaz gül. Dante’nin şaşkınlığı. Beatrice’nin yerini ermiş Bernard’ın alması. Dante’nin Beatrice’yi uğurlaması. Bernard’ın öğütleri. Meryem.

Otuz ikinci kanto: Göğün onuncu katı. Kutluların gülün içindeki dağılımı. Eski ve Yeni Ahit’e göre Cennet’e gelenler. Çocukların durumu. Meryem için söylenilen ilahiler. Cebrail. Önemli cennetlikler.

Otuz üçüncü kanto: Göğün onuncu katı. Bernard’ın Dante için Meryem’e ettiği dua. Dante’nin gözlerini yüce ışığa çevirmesi. Evrenle Tanrı’nın özdeşleşmesi. Üçlem ilkesi. Dante’nin anlatım gücünün tükenmesi.

Dante Alighieri Biyografisi:
Dante Alighieri (asıl adı Durante) 1265 yılının Mayıs sonunda Floransa’da dünyaya gelir. Babası Alighiero tefecilik yapıyordu. Annesi Bella 1275’te, babası Alighiero ise 1281’de ölmüştür.
1274: Dante, komşuları Folco di Ricovero de’Portinari’nin kızı, kendinden bir yaş küçük Beatrice’yi (Bice Portinari) ilk kez görür.
1277: Gemma Donati ile Dante arasında söz kesilir.
1284: Dante Beatrice ile ikinci kez karşılaşır.
1287: Hukuk ve felsefe okuyan Dante kısa bir süre Bologna’da kalır.
1285: Dante, Gemma Donati ile evlenir. Bu evlilikten üç erkek, iki (kimi kaynaklara göre bir) kızı olur.
1288: Beatrice, Simone dei Bardi ile evlendirilir.
1289: Dante, Campaldino (Arezzo’ya karşı) ve Caprona (Pisa’ya karşı) savaşlarına katılır.
1290: (8 Haziran) Beatrice’nin ölümü.
1291-1295: Dante, Santa Croce (Fransisken) ve Santa Maria Novella (Dominiken) okullarında felsefe ve dinbilim öğrenimi görür. Brunetto Latini’den edebiyat dersleri alır.
1292-1294: Dante 'Vita nuova'(Yeni Hayat)'yı yazar.
1295: Dante Baharatçı Hekimler loncasına yazılır.
1296: Dante, Halk Mecisinde tartışmalara katılır. Guelf’lerin Aklar kanadında yer alır.
1300: Dante, Roma’da “jübile yılma” katılır. Papa Bonifazio VlII’in politikasına karşı Floransa’ntn San Giminiano ile işbirliği yapmasını sağlamakla görevlendirilir. Floransa’da prior olur (15 Haziran-15 Ağustos).
1301: Dante, Bonifazio’ya gönderilen Floransa elçileri arasında yer alır. Floransa’ya Karalar egemen olunca papa Dante’yi Roma’da alıkoyar.
1302: Karalar Floransa’da Dante’yi ölüm cezasına çarptırır.
1303-1304: Dante sürgündeki arkadaşları ile birlikte Arezzo, Forli, Bologna ve Verona’da toplantılar düzenler. De Vulgari Eloquentia’yi yazmaya başlar.
1304: Dante, Aklardan ayrılır. Convivio’yu yazmaya başlar.
1304-1309: Dante’nin İtalya’nın çeşitli yörelerine gezileri.
1307: Dante, Cehennem’i yazmaya başlar.
1310: Dante (büyük bir olasılıkla) Paris’e gider.
1311: Dante Milano’da Henri (Arrigo) VII ile görüşür. Henri’ye Mektuplar yazar.
1312-1313: Dante, 'De monorchia'(Krallık)yı yazar.
1313: Henri VII ölür. Floransa yönetimi Dante’yi (ikinci kez) ve çocuklarını ölüm cezasına çarptırır, mallarına el koyar.
1313-1318: Dante Verona’da Can Grande della Scala’nın yanında kalır.
1314: Cehennem yayınlanır.
1315: Araf yayınlanır.
1318-1320: Dante, Ravenna’da, Guido Novello da Polenta’nın yanında Cennet’i yazar.
1320: Dante Questio aqua et terra(Su ve Kara Sorunu)’yı yazar.
1321: Dante, Guido da Polenta’nın elçisi olarak Venedik’e gider; dönüşte hastalanarak Ravenna’da 13-14 Eylül gecesi ölür.

Yazar ve kitapla ilgili yazılar:

Grup üyelerimizin yazıları:

* İlâhi Komedya Okuma Günlüğü        Dilek Kutzli

* Dante ve İlâhi Komedya'ya Dair        Mustafa Sütlaş

dante soylu-varlıklı bir ailenin hatırı sayılır kişilerinden birisi. iyi eğitim almış. felsefe ve şiir en önemli birikim alanları. ama pek çok şeyi de öğrenmiş ve biliyor. felsefeci oluşu, hem gündelik dünya olaylarına, hem de zamanı itibariyle ilâhi dünya'ya dair düşünmek zorunda bırakıyor onu. felsefenin gündelik yaşamdaki karşılığı kuşkusuz toplumun yönetimi; bu ise iktidar çatışmalarına dahil olmak anlamına geliyor. dante hem iktidarı istiyor (en azından yakın ve taraf olmayı), hem de bunun gereği üzerine düşenleri yerine getiriyor. düşünüyor, yazıyor, örgütlüyor ve gerekirse aktif biçimde savaşıyor. başka bir deyişle aynı zamanda bir “eylem insanı” ve bir yandan da sanatla (şiir) uğraşıyor. aslında sanatla uğraşmasının nedeni de diğer amacına yönelik bir faaliyet olarak düşünülebilir. burada sanat-şiir aracılığıyla hem bastığı yeri sağlam kılıyor, hem de söyleyeceklerinin bazılarını bu yolla dile getirerek daha çok kişiye ulaşıyor. dolayısıyla onun sanatının da bir işlevi olduğu söylenebilir. her iki mücadele alanında da ürettikleri birbirini besliyor, derinleştiriyor, genişletiyor. bu yaparken bilgisinin enginliği ve çok yönlülüğü yüzünden işine yarayacak her şeyden yararlanmaktan çekinmiyor. buna inançları da dahil. kendi yerel ve dünyasal/tarihsel öncüllerinden hepsinden şu ya da bu biçimde yararlanmış. bazılarını ise “kullanmış” demek bile mümkün.

ancak dante'yi asıl olarak bir devrimci olarak değerlendirmek bana göre mümkün değil. o günün entelektüel düzleminde 'gerçekçi' demek de çok olanaklı olmasa da mevcut durumu iyi tahlil ederek hem geçmişe hem de daha iyi olacağını düşündüğü geleceğe dönük bir hayale bağlı ve onu savunur durumda. bir yandan ortaçağı her şeyiyle reddetmiyor, diğer yandan da onun artık dünya gerçeğine uygun olmadığını düşünüyor ve bir arayış içinde pek çok geçerli kavram üzerine düşünüp, bu çerçevede yapıtlar ortaya koyuyor. “ilâhi komedya” da bunlardan birisi ve başta geleni.

bu yapıtı irdelediğimde, bana göre yazma amacı bir anlamda toplumu oluşturan bireyleri şekillendirmek, bunu yaparken, hem onlara, hem de o dönemin iktidar unsurlarına doğrudan yakın durduğunu, onlar adına ve onlar için düşündüğünü ortaya koymak. aslında bana göre “onlar”ın içinde yalnız kendi çevresi var, her ne kadar düşünceleri daha geniş kesimleri etkilemişse de floransa ve italya'da (roma-germen imp. topraklarında) yaşayanlara sesleniyor, örneklerini onlardan seçerek derdini anlatmayı yeğliyor. iyi ve kötü, doğru ve yanlış, yaşam ve ölüm, dünya ve ahiret, bilim ve inanç ikiliklerinin hemen hepsine dair bir şeyler söylemeyi hedeflemiş. bunları söylerken bir taraf tutmadan iki tarafında ortalama ve genel kabul edilen yanlarını teslim ederek yapıyor. bu tutumunu kendisinden 150 yıl sonra gelecek olan iktidar olma ve kalmanın kitabını yazmış olan yurttaşı nicolo machievelli(1469-1527)'ye bir anlamda rehberlik de ediyor.

bu rehberliği aslında o dönemde henüz doğmamış olan kapitlizm ve küreselleşme adına da doğrulamak olası. “ortayolcu / eyyamcı” ve “iktidar”lardan yana olan, toplumun bütünüyle, yöneticiler, bilginler, din görevlileri, aydınlar, entelektüeller gibi küçük bir azınlık arasında ikincilerin lehine bir hiyerarşik düzenin gerekli ve yerinde olacağını tıpkı kendinden önce gelen pek çok filozof gibi değişmez bir kural olarak görüyor ve kabul ediyor.

ilâhi komedya'nın ifade-yazılış biçimine dair de birşeyler söylemek gerekli: metnin bütününün "şiir" olarak yazılması çok önemli, çünkü o dönemde metnin yaygınlaşması için sözlü kültür yazıdan daha önce geliyor. bu biçim öncelikle ezberleme imkânı sağlıyor ve bu yolla aktarılması için önemli bir kolaylık sağlıyor. ayrıca bunun içeriğinden bağımsız olarak toplumun geniş kesimlerince bir marifet olarak algılanması da söz konusu. kurallara uygun olarak yazılmış bir uzun şiir yazanın başarılı bir ozan olması anlamına geliyor. bu onun diğer alanlarda kabulü için önemli bir imkân sağlıyor. ayrıca eski ve kadim metinlerin bu biçimde olması, dediklerinin doğruluğu konusundaki kuşkuları ortadan kaldırma amacı da taşıyor olmalı. adeta bir tanrısal kelâm olarak görülmesi, adının ve içeriğinin bu tür metinlere koşutluğunu destekleyen önemli bir boyut.

diğer yandan şiirini alışılageldiği üzere latince değil de italya'nın bir bölgesinin (toscana) lehçesinde yazmış olması da aslında hem kime sesleneceğini baştan belirlediği anlamına geliyor. üstelik bunu yaparak bir taşla iki kuş vuruyor: bunlardan birisi anlaşılmak, ikincisi ise sonradan doğacak olan “uluslaşma” sürecinin önemli ilk adımlerinden birisini atmak.

yalnızca çeviri bağlamında bir değerlendirme olacak ama anlatıda seçilen sözcüklerin basitliği ve gündelik dilde olması, çok fazla süslemeleri ve “şiirsel imgeleri” kullanmamış olması da dikkâti çeken bir diğer unsur ve bu da aslında belirlediği amaçla uygun.

asıl temanın “aşk” (hem ilâhi hem de insani-bireysel anlamda) olması da bence bir başka işlevsel ve bilinçli seçim. böylelikle bir yanıyla tanrıya inancı bir sevgi suretinde evrenselleştirirken, diğer yandan kuralları herkesi kapsayacak bir düzlemde koyarak ilâhi olanı yer yüzüne, dünyaya, yaşanılan ortama, güne, kişiye ve insana indirgiyor. bu da kendisi için her anlamda önemli bir işlevsel bir imkân yaratıyor. 'hem nalına, hem mıhına” vurarak yerini, konumunu ve diyeceğini sağlamlaştırıp kabul edilir kılıyor.

metnin fars/zerdüşt geleneğindeki öncülüne (ardavirafname) uygunluğu ise onun için ek bir imkân, böylelikle sadece “hristiyan dünyaya” seslenmemiş, dolayısıyla kapsayıcı oluyor. sonrasında gelen pek çok batılı, hristiyan felsefeci ve aydının zaman zaman yüzlerini doğu kültür, düşünce ve yaşamına döndürmesinin de kapısını açıyor. çünkü hem ortaçağda yaşanan bilginin paylaşım ve dağıtımındaki kısıtlamanın bu yolla aşılabilecğeinin bilincinde, hem de batının görmezden geldiği kimi değerlerin aslında yaşamın belirleyen unsurlar arasında olduğunu düşünüyor. bu anlamda da bir düalizm onun genel ikiliklerinin bir uzantısı durumunda.

bu ana kadar okuduğum ve edindiğim bilgiler ışığında biraz aşırı bir yorum olsa da, tüm bunların sonucunda “ilâhi komedya”nın bir tür “toplum mühendisliği” projesinin önemli bileşenlerinden birisi olduğunu söyleyebilirim. dolayısıyla ondan her anlamda öğrenilecek çok şey olduğu çok açık.

* "Janus Dante: Ortaçağın Aydınlığı Yeniçağın Karanlığı"        Armağan Öztürk,
       Cogito Dergi, Sayı:55, Yaz 2008, S:72-89

* "Dante Alighieri ve Sürgün"        Bülent Ayyıldız,
       DTCF Dergisi 56.1 (2016): S: 46-62

* "Türkçe'de Dante Üzerine"        Oğuz Karakartal
       Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 4 /1-I Winter 2009

* "Dante Alighieri Yaşamı ve Eserleri"        Ömer Korkmaz,
       Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi Cilt 3, Sayı:2, 2001

*"Uzakta Kalanın Gözlerindeydi Şiiri"        Demet Elkatip, K dergisi, Sayı: 25, sayfa: 30-33; 23.03.2007
(Okumak için fotoğrafların üzerine tıklayınız>

Bağlantılar: "Dante Alighieri Müzesi, Fiorentina, İtalya"
    Yazarın yaşadığı evde açılan müzenin sayfası

Yazar ve yapıtla ilgili bazı yayın ve dokümanlar facebook grubumuzun dosyalar bölümünde de yer almaktadır.